Yunanistan’da cumhurbaşkanlığı seçim sürecinden sonuç çıkmayınca, erken seçimlerin önü açıldı. 25 Ocak tarihinde yapılacak seçim, son altı senede gündemden düşmeyen krizin yeni kritik bir noktası. Gelgelelim, seçimlere 20 gün kala, Yunan siyasî kulislerinde çoktan beri konuşulan, sonunda cumartesi günü meydana geldi. Eski Başbakan Yorgo Papandreu, babasının kurduğu ve başkanlığını kendi senelerce yürüttüğü PASOK partisinden ayrılıp yeni parti kurdu. “Demokrat Sosyalistler Hareketi” dün Atina Benaki Müzesi yeni binasının konferans salonunda Papandreu’nun konuşmasıyla tanıtıldı. Konuşmasında Papandreu, neden yeni parti kurmak zorunda kaldığını açıklamaya çalıştı. Ona göre sebep, mevcut PASOK başkanı ve koalisyon hükümetinin başbakan yardımcısı Evangelos Venizelos ile husumet değil, onun başkanlığı süresinde PASOK’un aldığı istikamet; PASOK artık sağ bir partiye dönüştürülürken, onun kurucu sol ideolojisine özgü yeni bir parti kurma ihtiyacı doğdu. Papandreu’ya göre “Demokrat Sosyalistler Hareketi”nin üç ana siyasî hedefi bulunuyor: “kurtuluş”, “insanlık” ve “kalkınma”. “Kurtuluş”, Yunanistan’ın egemenliğini kıran borç krizinin sona erdirilmesine; “insanlık”, solun küresel insani değerlerine; “kalkınma” ülke ekonomisinin yeniden canlandırılmasına işaret ediyor.
Papandreu’nun çizdiği yeni parti kurma nedenleri pek inandırıcı gelmiyor. Doğrusu, mevcut başkan Evangelos Venizelos ile ilişkileri hep sorunlu geçti. 2004 yılında eski başbakan Simitis, parti içi demokrasiye saygı göstermeyen bir hamle ile PASOK başkanlığını Papandreu’ya devrederken, Venizelos Papandreu’nun parti içinde baş rakibi oldu. 2007 yılında Papandreu seçimleri Yeni Demokrasi karşısında kaybedince, Venizelos başkan adaylığında bulundu. İlk beklentilere rağmen, Papandreu seçimi kazanabildi ve 2009 senesinde PASOK’u iktidara getirdi. Kasım 2011’de Papandreu hükümetinin istifasından sonra, Mart 2012’de Venizelos rakipsiz PASOK başkanı seçildi. O zamandan beri PASOK’un oy oranı küçülürken, Papandreu- Venizelos ilişkileri kötüden kötüye gidiyordu. Venizelos tarafına göre, Papandreu kendi aile mirası olarak görüp, başkan olamamasına tahammül edemiyor. Papandreu’ya göre, Venizelos partinin sol kimliğine zarar verip, PASOK’u yok olmaya mahkûm ediyor. Bu rekabet seçim öncesinde besbelli oldu.
Papandreu’nun yeni parti hamlesi, başarılı olabilir mi?
Aslında PASOK’a ölümcül bir tehlike oluşturabilir. Yunan seçim yasasına göre, seçim barajı yüzde 3. Eğer PASOK bu barajı aşmayı beceremezse, o zaman Venizelos’un siyasî kariyerinin sonu olabilir ve Papandreu’nun PASOK’un enkazına geri dönmesine yol açabilir. Ayrıca “Demokrat Sosyalistler Hareketi”, PASOK veya diğer sol partilerin oylarının SYRİZA’ya kaymasına engel olabilir. Küçük bir miktar olsa bile, böyle bir etki çok önemli sonuçlara yol açabilir. Eğer SYRİZA ve “Yeni Demokrasi” arasında fark küçük ise, o zaman Papandreu partisinin etkisi SYRİZA’ya birinciliğini kaptırabilir.
Yorgo Papandreu hakkında son bir not: Kariyeri boyunca Papandreu, bir yandan kozmopolit ve liberal bir rüzgâr estirdi, diğer yandan, Yunanistan siyasî feodalizminin en tipik temsilcilerinden biri oldu. Papandreu, Karamanlis ve Mitsotakis aileleri, demokratik kurumlar üzerinden fiilen feodal bir düzen kurabildiler. Papandreu destekçilerinin ezici çoğunluğu, kendisini, program ve ideoloji yüzünden değil, böyle bir “biat” ilişkisi içinde olduklarından takip ediyor. Böyle bir yapının üzerinde yenilikçi ve sol bir parti inşa etmek çok zor.
*
Not:
Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz: