Cuma , 29 Mayıs 2015
Anasayfa » Yazarlar » Neler oluyor hayatta!
Neler oluyor hayatta!

Neler oluyor hayatta!

Gelin; bugün kafamıza göre takılalım, ne dersiniz.

 

Biraz komedi, biraz dram, biraz trajedi… Hayata dair her ne varsa. Aman; sakın ola, siyaset yapacağımızı sanmayın. Bahis konusu her olayda, spora yer vereceğiz. Bu böyle biline.

 

SPOR SALONUNDAN HABER VER VALİ BEY

 

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, dün yurdumuzun her köşesinde onurla kutlandı. Ne güzel. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklarımıza hediye ettiği bu ulusal bayram gününde, biz büyükler olarak da gurur duyduk, onurlandık ve içimizden yüz binlerce defa “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye haykırıp durduk… Bu işin en güzel yanı.

 

Bu bayram gününde, Zonguldak Valimiz Ali Kaban, makam koltuğunu 4. Sınıf öğrencisi Melek Kocasoy isimli evladımıza teslim etti. Arkasından da sordular; “Bir talimat ya da isteğiniz var mı” diye. Ne dedi o minicik vali Melek Kocasoy, biliyor musunuz?

 

Okuluma spor salonu istiyorum.

 

Yıl 1923. Yıl 2015. Tam 92 yıl. Neredeyse bir asır. Halen daha okulunda spor salonu olmayan 10 dakikalık vali Melek Kocasoy. Sadece minik valinin okulu mu? Binlerce defa hayır. Türkiye toprakları içinde sayısı 70 bini bulan okulların hemen hemen hepsinde Beden Eğitimi dersi var da, spor salonu yok.

 

İşte böyle Sayın Zonguldak Valisi Ali Kaban Bey. 10 dakika vali yaptırdığınız çocuklarımıza, bir de Beden Eğitimi dersinde spor yaptırabilseniz. Ne iyi olacak.

 

MİNİK BEZELYE VE DEVE DİKENİ

 

Real Madrid, Atletico Madrid’i 1-0 yenip, Avrupa Şampiyonlar Ligi’nden eledi. Hani geçenlerde Allah ziyade etsin, onmilyonlarca eurosunun verdiği sıcaklığın üzerinden “Türk ekonomisi iyi yolda” fetvasını buyuran Arda Turan, 76. dakikada kırmızı kart görerek oyun dışı kaldı. Atletico Madrid, golü Arda’nın atılmasında sonra yedi.. iyi mi. Çarşamba akşamı Real Madrid’i yarı finale götüren golü atan futbolcu, ülkesinde ‘MİNİK BEZELYE’ olarak tanınır. Şimdi kalkıp, böyle bir maçta iki sarı kart görüp, sahadan atılan Arda Turan’a da ‘DEVE DİKENİ’ deseler, ayıp ya da yanlış olur mu?..

 

ERDOĞDU LİSESİ’NİN HAKKINI VERİN

 

Yıllar önceydi. O günlerde Türkiye’nin en çok satan Güneş gazetesinin spor müdürü bendim. Niye mi söylüyorum. Anlatayım elbette… O tarihe denk gelen günlerde Üsküdar Amerikan Kız Koleji, Dünya Şampiyonu olmuştu. Rahmetli Turgut Özal’ın Milli Eğitim ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel’in makamında aldım soluğu. Gazetemde manşet yaptığım konuyu aktarıp dedim ki, sayın bakana: “Herkes, bütün öğrenciler üniversite sınavına hazırlanırken, bu çocuklar salondan çıkmadı. Çalıştılar, çalıştılar, Dünya Şampiyonu oldular. Üniversite sınavlarında ek puan verin.

 

Araştırıp soruşturabilirsiniz. Sayın Hasan Celal Bey’in çabasıyla bu teklifim üzerine o şampiyon çocuklara ek puan verildi ve tamamı üniversiteye girdi. (Yıl 1987-1988)

 

Öyle ise.. aylardır top peşinde koşan, okulunu, dolayısı ile derslerini ihmal etmek zorunda kalan, gidip de taaa Guatemala’lar da Dünya Şampiyonu olan Trabzon Erdoğdu Lisesi son sınıf öğrencilerine sadece “Aferin oğlum” mu denilecek. Herkes okulda, dershanede, özel öğretmen peşinde sınava hazırlanırken, şampiyonlar, şampiyonluklarıyla mı kalacaklar. En azından, evet evet en azından, spor akademilerine, puanları hesaplanmadan alınmalılar.

 

Biz İstanbul’dan topu attık. Ancak sonuna kadar takipçisi de olacağım. Amma; Trabzon basını da Trabzon Erdoğdu Lisesi şampiyonlarının hakkını aramalı. Şampiyonlara üniversite kapısını aralamaları da şart. Biz burada kafeste öten bülbül olmayalım. Değil mi.

 

[email protected]

 

*

Not:

Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz:

http://arsiv.taraf.com.tr

Etiketler:

Hakkında Turgut Kologlugil

Turgut Kologlugil