
Memur hakemler
YD Federasyonu, futbolumuzun sorunlarının tek çözümü olarak gördüğü sınırsız yabancı oyuncu transferi gibi bir devrimden sonra dev bir projeyi daha hayata geçiriyor.
Bundan böyle TFF hakemlerle sözleşme imzalayarak, profesyonel hakemliği başlatacakmış. Özetle hakemler Federasyon’un maaşlı memurları olacak.
Başta YD’nin babasının gazetesi olmak üzere malum spor basını bu haberi yine her zaman olduğu gibi futbolumuzda “bir devrim daha” manşetleriyle verdi.
Mart ayı içerisinde Cüneyt Çakır, Hüseyin Göçek, Barış Şimşek, Mete Kalkavan ve Fırat Aydınus’la başlatılacak üç aylık pilot uygulama, bu süre sonunda yaygınlaştırılacakmış.
2012 yılından bu yana bu konuda yapılan derin çalışmalarla hakem ücretlerine yüzde 91 oranında zam yapılmış. Bu yüksek oranlı zam da yeterli görülmemiş, bundan verim alınamamış ki şimdi sözleşmeli memur hakemlik uygulamasıyla futbolumuzun kalitesinin yükseltilmesi planlanmış.
Siyasi vesayet altında, profesyonel kulüp yöneticilerinin yüzde 85 oyuyla seçtirilen TFF yönetimlerinin üyelerini atadıkları MHK, Tahkim ve Disiplin Kuruları uygulamasına bir de Federasyon’un sözleşmeli memur hakemliği monte edilerek sistem tamamlanacak.
Malum, 300 kişilik TFF genel kurul üyelerinin 253’ü futboldan gelmeyen profesyonel kulüp yöneticilerinden oluşuyor. TFF seçimlerinde beş bin amatör kulüp 10 kişiyle temsil ediliyor. Bu 10 kişiyi de son beş yılda yönetimi tamamen siyasileştirilen Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu başkanının belirlediğini de vurgulayalım.
Genel kurulda faal ve eski futbolcuların, antrenörlerin ve hakemlerin yani futbolun gerçek emekçileri ve sahiplerinin hemen hemen hiç temsil edilmediğini de özellikle belirtelim.
Siyasi vesayet altındaki bu yapıyla belirlenen TFF yönetimleri, uygun gördüğü hakemlerle sözleşme yapıp Federasyon memuru olan hakemlerle futbolu yönetecek. Üstelik bir iki hakem dışında hakemlerin hatalı kararlarıyla sürekli tartışıldıkları ve müsabakaların önüne geçtikleri bir yapıda bu uygulama hayata geçirilecek.
Hakemlerin eksikliklerinin, hatalarının yanı sıra kulüp yöneticilerinin ve medyanın baskısıyla performansları malum. Bunun en son örneği, Fenerbahçe– Beşiktaş müsabakasının hakeminin herkesin gördüğü pozisyonları görmedim diyerek belki de müsabakanın kaderini belirlemesi.
Memurlaştırılan hakemlerin üzerlerindeki baskıya şimdi bir de sözleşme kaygısı eklenecek.
TFF, siyasi iktidarın yargıyı yürütmeye fiilen bağlama politikasına uygun bir icraata imza atıyor.
Futbolculuk, antrenörlük, teknik direktörlük bir meslektir. Ancak hakemlik bir meslek değildir.
Geçmişte başarılı hakemlerin tümünün profesyonel bir mesleği olduğu biliniyor. Mesleğinde maddi ve manevi doyuma ulaşmış kişiler futbol hakemliğinde daha bağımsız, tarafsız, objektif ve başarılı olmuştur.
Hakemliğin amatörce yani ücretsiz yapılmasını savunmuyoruz ancak hakemliği öncelikle paraya endeksleyerek memurlaştırmanın futbolumuza bir yararının olmayacağını belirtelim.
Futbol, dünyanın en popüler ve güzel oyunu, büyük maddi rantların döndüğü futbolda müsabaka yönetimi ve kararlarını verecek olan kişileri memurlaştırarak, profesyonel kulüp yöneticilerinin siyasi vesayetle seçtikleri yönetimlerin emrine vermek sporun temel felsefesiyle bağdaşmaz.
*
Not:
Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz: