
California’daki kuraklığı anlattı, Pulitzer’i kazandı
ABD’li Columbia Üniversitesi tarafından gazetecilik, edebiyat, müzik gibi alanlarda verilen Pulitzer Ödülleri geçen hafta 99’uncu kez sahipleriyle buluştu. Ödüller, 18 üyeli bir kurul tarafından 21 dalda belirleniyor. Bu yıl New York Times üç Pulitzer ödülünün sahibi olurken, Bloomberg News, 25 yıllık tarihinde ilk kez Pulitzer ödülüne ulaştı.
Bu yılki ödüller ağırlıklı olarak toplumsal olaylarla ilgili fotoğraf, yazı ve haberlere gitti. Daniel Berehulak, Pulitzer’de fotoğrafçılık dalındaki ödülün sahibi olurken, ödülünü Ebola salgınında Liberya’da çektiği fotoğrafla kazandı. Güney Carolina eyaletinin Charleston kentindeki The Post and Courier, kamu hizmeti dalında, eyalette kadınlara yönelik şiddet konusunda yayımladığı haberle altın madalyanın sahibi oldu.
St. Louis Post fotoğraf servisi haber fotoğrafçılığı dalında “Ferguson’daki şiddet ve öfkeyi yansıtan güçlü fotoğraflar geçerek çarpıcı foto muhabirliğiyle ülkeyi bilgilendirdiği için” Pulitzer kazanırken, The Seattle Times gazetesi heyelanla ilgili haberi dolayısıyla “Son Dakika Haberciliği” dalındaki ödülün sahibi oldu.
Bütün bunların içinde dikkatimi çeken bir isim vardı, Diana Marcum. Marcum’a “Feature Writing” dalında Pulitzer’i getiren Los Angeles Times’ta California’da yaşanan kuraklığı orada yaşayanların ve çiftçilerin tanıklıklarıyla, onların gözünden anlatan yazıları oldu. Diana Marcum, yazı dizisini hazırlarken Central Valley’de zorlu şartlarda kuraklıkla mücadele eden altı ayrı grupla görüşmüş.
Pulitzer ödül komitesinin ödülün neden kendisine verildiği ile ilgili açıklamada, Marcum’un “California Central Valley’de insanların neler yaşadıklarını ve kuraklıktan nasıl etkilendiklerini özgün ve empati kuran bir perspektifle hikâyeleştirdiği için” aldığı belirtiliyor.
Küresel iklim değişikliğinin sebep olduğu aşırı hava olaylarının genellikle ekonomik etkisi üzerinde duruluyor. Ancak, en az onun kadar önemli olan toplumsal ve sosyal boyutlarını gözardı etmek mümkün değil. Yağmur yağmazsa, kar yeterince yerde kalmazsa, kuraklıkla birlikte hayaller de tehlikeye düşüyor, işsizlik, açlık, susuzlukla birlikte zorlu bir yaşam mücadelesi başlıyor.
30 Mayıs 2014 tarihinde yazdığı “Califonia’s Dust Bowl” başlıklı yazısında Marcum, bölge halkının çaresizliğini, çiftçilerin yaşadığı zorlukları ve bazı insanların kuraklık sebebiyle yaşadıkları yerleri nasıl terk edip gitmek zorunda kaldıklarını anlatıyor.
Küresel iklim değişikliği ile ilgili yazılar yazan gazetecilerin bu şekilde daha görünür ve dikkate alınır olması önemli. Dünyada bu alanda uzmanlaşan gazetecilerin sayısı da giderek artıyor.
ABD’nin California eyaleti dört yılı aşkın bir süredir kuraklıkla baş etmeye çalışıyor. California’da yaşanan bu kuraklık, nüfus artışı ve ekonomik gelişmelere bağlı nedenlerle 50 yıl öncekinden daha büyük bir etkiye sahip. Üstelik, California aynı zamanda ABD’nin en fazla tarımsal ürün yetiştiren eyaleti. ABD’nin tahıl ambarı. Buradan, ABD dışındaki ülkelere ciddi oranda sebze ve meyve ihraç ediliyor. Ancak, su krizi yaşandığı için çiftçilere verilen su miktarı da kısıtlanıyor.
Alınan bazı tedbirlerle, su kullanımına getirilen kısıtlamalarla sorun çözülmeye çalışılıyor. Ancak, insanlar Obama yönetiminin sorunun çözümü için harekete geçme konusunda geç kaldığı düşüncesinde. Aslında durum tahminlerin ötesinde kötü gibi. Mart ayında California’da en az 20 yıl süreceği öngörülen bir mega kuraklık uyarısı yapıldı.
Dolayısıyla içinden çıkılmaz bir durum mevcut. Diğer yandan, ABD’de gelecek yıl başkanlık seçimleri yapılacak. Cumhuriyetçi adaylar arasındaki ne Ted Cruz, Rand Paul, Marco Rubio gibi isimler ne de Demokratların adayı Hillary Clinton çevrecilere, iklim değişikliği ile mücadele konusunda güven vermiyor. Oysa çağımızın bu en önemli sorununa artık devrimsel bir bakış açısı gerekli…
*
Not :
Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz: