Cuma , 29 Mayıs 2015
Anasayfa » Manşet » Kılıçdaroğlu: ‘Milletin egemenliğinin bir kişiye verilmesi mümkün değil’
Kılıçdaroğlu: ‘Milletin egemenliğinin bir kişiye verilmesi mümkün değil’

Kılıçdaroğlu: ‘Milletin egemenliğinin bir kişiye verilmesi mümkün değil’

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP9 Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, milletin egemenliğini bir kişiye verilmesinin kesinlikle mümkün olmadığını söyledi.

 

Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’de 23 Nisan özel oturumunda konuştu. Meclis’in özgürlükçü ve milliyetçi olduğunu ve hiç şüphesiz bu Meclis’in devrimci bir Meclis olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Bu Meclis’in şanı büyüktür, şerefi büyüktür, elbette unvanları vardır. Fakat öyle bir kavram var ki TBMM’nin diğer bütün niteliklerini kendi kuruluş kimyasında var olan o özelliğine borçluyuz. Olmazsa olmaz o kavramın adı hukuktur. Bu Meclis, kendi varoluşunu millete ve hukuka borçludur. Bu bağlamda Anadolu ve Rumeli Müdafai Hukuk Cemiyetini çok iyi anlamak zorundayız… Unutulmaması gereken gerçek şudur… Bu Meclis milletin hukukunu içerde ve dışarıda müdafaa etmek üzere kuruldu. Ve bu Meclis, hukukun üstünlüğüne inandığı içindir ki bizi defalarca karanlığın içerisinden çekip, aydınlığa ulaştırmış bir Meclistir” diye konuştu.

Meclis’in milli egemenliğin sembolü olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

“Milli egemenliğin önemini Mustafa Kemal Atatürk şöyle anlatır: ‘Bu kadar acı tecrübeyi geçiren milletin, bundan sonra egemenliğini bir kişiye vermesi kesinlikle mümkün değildir. Milletimiz, hiç kimsenin iznine gerek görmeden milli egemenliğini almış ve kullanmıştır. Milli egemenlik öyle bir nurdur ki onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar yanar yok olur.’ Evet bu kadar acı tecrübeyi geçiren bir milletin, bundan sonra egemenliğini bir kişiye vermesi kesinlikle mümkün değildir.”

 

Bu ülkede egemen olanın millet olduğunu ve milletin egemenliğini kurumlar aracılığıyla kullandığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “Yasama, yürütme ve yargı birbirinin karşıtı değil, çağdaş bir iş bölümü içerisinde çalışması gereken kurumlardır. Bu kurumlar, demokraside denge ve denetleme ağını oluştururlar. Güçler ayrılığı ilkesinin özü, demokrasiyi güçlendirmek ve milletin hakkını ve hukukunu güvence altına almaktır… Ama maalesef bu konuda ciddi sorunlar yaşıyoruz. Anayasamızın 98. maddesi diyor ki, ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi soru, Meclis araştırması, genel görüşme, gensoru ve Meclis soruşturması yollarıyla denetleme yetkisini kullanır.” diye konuştu.

ANKARA (CİHAN) 

Etiketler: